-
1 donner
Iv t1 vermek2 remettre vermek3 fournir birine vermek4 confier vermek5 communiquer vermek6 causer vermek♦ donner soif / faim susatmak7 vermek◊Les recherches n'ont rien donné. — Aramalar hiç sonuç vermedi.
IIv idonner sur qqch nazır olmak◊Cette porte donne sur la rue. — Bu kapı sokağa açılır.
См. также в других словарях:
nazır — sf., Ar. nāẓir 1) Bir yere doğru bakan (ev, oda vb.) Küçük fakat çok şirin bir oda, gölgelik, denize nazır. H. Taner 2) is., esk. Bakan Eski nazırlardan birisine ilk defa burada rastladım. A. Gündüz Birleşik Sözler hariciye nazırı telaşe nazırı … Çağatay Osmanlı Sözlük
ileride — zf. 1) Gelecekte, gelecek zamanda Beni ileride okuyacak insanlar için yazdığıma inanmışımdır. S. Birsel 2) Ötede En ileride, denize nazır olduğuna hükmettiği bir adanın önünde durdular. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük